Fatih Evde Masaj

Fatih Evde Masaj” “Nigel’dan çok daha iyi, sence de öyle değil mi?” Miranda başını salladı. “Bu ismi siz mi seçtiniz? Hep insanoğluın adlarını kendilerinin seçmesi icap ettiğini düşünürüm. Çoğu insan haiz olduğundan farklı bir şey seçerdi bence.” “Ya sen ne seçerdin?” . “emin değilim ama Miranda değil. Daha basit bir şey olurdu sanırım, insanoğlu bir Miranda’dan daha farklı şeyler bekliyorlar, beni görünce de, nerdeyse her zaman, hayal kırıklığına uğruyorlar.” “Saçma, ” dedi Turner kati bir dille, “Sen muhteşem bir Miranda’sın.”Fatih Evde Masaj Gözlerinin içi güldü. “Teşekkür ederim, Turner. Size böyle hitap edebilir miyim?” “normal olarak. Fakat onu da ben seçmedim. Bu bir nezaket unvanı. Vikont Turner. Eton’a gittiğimden beri Nigel yerine bunu kullanıyorum.” “anlamış oldum. Bence size yakışıyor.” “Teşekkür ederim, ” dedi ciddi bir ses tonuyla, bu ağırbaşlı kız çocuğundan büyülenmiş gibiydi. “Şimdi, elini yeniden bana ver de yola çıkalım, ” dedi ve sol elini uzattı. Miranda sağ elindeki kurdeleyi hızla sol eline aldı. “O nedir?” “Bu mu?

Fatih Evde Masaj

Kurdele. Fiona Bennet, Olivia’ya bunlardan iki düzine verdi, Olivia da bir tanesinin bende kalabileceğini söylemiş oldu.” Olivia’nın, ayrılırken söylediği sözleri anımsayınca Turner’ın gözleri kısıldı. “Fiona’nın sözlerine aldırma.” Kurdeleyi Miranda’nın elinden kaptı. “Bence, kurdeleler saça takmak içindir.” “fakat elbiseme uymaz ki, ” dedi hafif bir itirazla. Turner ayrıca kurdeleyi saçına bağlamıştı bile. “iyi mi görünüyorum?” diye fısıldadı. “Harikulade.” “gerçekten mi?” Gözleri şüpheyle açıldı.Fatih Evde Masaj “hakikaten. Menekşe rengi kurdelelerin özellikle kahverengi saç üzerinde iyi görüneceğini düşünürüm.” Miranda ona oracıkta âşık olmuştu. Hatta duyguları birden öylesine yoğunlaştı ki, bu güzel iltifatı için ona teşekkür etmeyi bile unuttu. “Çıkalım mı?” dedi. Miranda, sesinin iyi mi çıkacağından emin olamadığı için başını salladı. Evden çıkıp ahıra doğru yöneldiler. “Atla gidebiliriz diye düşünmüştüm, ” dedi Turner. “arabaya binilmeyecek kadar güzel bigün.” Miranda gene başını salladı. Hava mart ayı için alışılmadık ölçüde ılıktı. “Olivia’nın midillisini alabilirsin. Inanırım kızmayacak-tır, ” dedi Turner. “Livvy’nin midillisi yok ki, ” dedi Miranda, nihayet sesine kavuşarak. “Onun artık bir kısrağı var. Benim de bir tane var. Biliyorsun, hepimiz artık çocuk değiliz.”